
Depresyon
Duygu durum bozukluklarının özelliği, duygu durumlarındaki (aşağı ya da yukarı) aşırı değişikliklerdir. Duygu durumundaki bazı değişiklikler normal olsa da bazı insanlarda iki yönden birine doğru gerçekleşen değişiklikler ciddi uyumsuzluk yaratır. Duygu durum bozukluğu olan çoğu insanda tek kutuplu depresyonun bir biçimi (distimi ya da majör depresyon) görülür. Bu tip insanlarda üzüntü, kendilik ve geleceğe dair olumsuz düşünceler, enerji ya da inisiyatif yoksunluğu, çok fazla ya da çok az uyku, kilo alma ya da verme gibi çok çeşitli duygulanımsal, bilişsel, güdüsel ve biyolojik belirtiler görülür. Ayrıca majör depresyonların nörokimyasal, nöroendokrin ve nörofizyolojik sistemlerdeki bozulmaların çoklu etkileşimi ile bağlantılı olduğu bilinmektedir.
Tek kutuplu depresyonun nedenleri üzerine psikolojik kuramlar arasında Beck’in bilişsel kuramı ve yeniden formüle edilmiş çaresizlik ve umutsuzluk kuramları sayılabilir; bunlar diyatez/stres modelleri olarak bilinir ve kişinin duygu durumu ya da sorunları üzerine ruminasyon eğilimi bunların etkilerini artırır. Diyatez doğası gereği bilişseldir (bozuk işlevli inançlar ve kötümser yükleme tarzı) ve yaşanan stresli olaylar, bu diyatezlerin ne zaman gerçekten depresyona yol açacağını belirleyen önemli bir etkendir. Tek kutuplu depresyon üzerine psikodinamik ve kişilerarası kuramlar, erken dönemlerdeki deneyimlerin (özellikle de erken kayıpların ve anne/baba/çocuk ilişkisinin niteliğinin) depresyona yatkınlığı hazırladığını savunur.